Selimiye’de Kışın Ne Yapılır?
Konuklarım bana Selimiye’nin en keyifli dönemini sorduklarında Mayıs, Eylül, Ekim desem de benim için en keyifli dönemi kış ayları. Bu sebeple Selimiye’de kışın ne yapılır konulu bir yazı yazmak istedim.
Öncelikle Selimiye’ye gittiğimde nerede kaldığım çok soruldu. Ben Selimiye Taş Evde kalıyorum. Taş ev ve doğal hayata içi gidenler için bir güzel haber. Evimizi, tarihin ve doğal yaşamın kadrini kıymetini bilen, incelikten anlayan kişilerle de gecelik kiralama şeklinde paylaşıyoruz.
Gelelim Selimiyede kışın ne yapılır sorusuna…
En güzeli mini bir inziva yapılır.
Geçen Akşam benim yaptığım gibi.
Doğa ile başbaşa kalınır.
Denizin haraketlerini, havanın hallerini gözlemlersin.
Rüzgarı hissedersin, sabah Bahtiyar’ın orda deniz kenarında güzel bi menemen iyi gider mesela, sonra yürüyüşe çıkarsın, illa ki bir eşlikçi yanaşır yanına kedi ya da köpek cinsinden…
Akşam için odun toplarsın, ince kuru dallar, biraz daha büyükler, tutuşup kolay yanabilecekler ve köz olabilenleri ayrıştırırsın. Yazdan kalma boş iskelelerde kediler gibi esneye esneye yoga yaparsın, nefes alırsın, yüzünü önüne düşürüp somurtabilirsin, kahkahalarla gülebilirsin hatta şarkı türkü söyleyebilirsin.
Balıkçıların telaşelerini izlersin, yaşlılarla sohbet edersin. Akşam çökmeye yakın markete ya da manava uğrar kestane alırsın, nar alırsın, belki bir çorba kaynatırsın, gazete ya da kitap seçersin.
Sıradan bir hayatın basitliğine bırakırsın kendini. İyi gelen de budur zaten. Basittir. Çarşamba gününe denk getirirsen pazarı yakalarsın. Şirin mi şirin bir pazarı var, deniz kenarında kuruluyor. Gözleme ve çay tezgahı bile var.
Sardunya ve Giritumu kışın açık olan restaurantlar. Soba ve şömineleri de var, oralarda güzel deniz ürünleri, köy lokantalarında da ev yemeği yiyebilirsin.
Sonra #selimiyedekievimiz e geçer şömineyi yakmaya başlarsan bir daha da başından kalkamazsın, kitaplar durur bir köşede sohbet başlar kendinle.
İşte bunun için inziva önemlidir, gerekliliklerden bir süreliğine sıyrılıp içinin ne istediğine kulak verirsin…
İç rehberin konuşur sen dinlersin.
Gürültüden uzak, sadece o anın farkında olarak.
İlaç gibidir bazen tek başınalık.
Tek başınalık cazip gelmezse şömine keyfi bir partnerle zaten efsane. İşte şimdilik böyle. Sen de gelsene.